Trigonometri, üçgenin açıları ve kenarları arasındaki bağıntıları inceleyen bir matematik dalıdır. Fransızca bir kelime olan trigonometri, Yunanca üçgen mânâsına gelen trigonas ile ölçü mânâsına gelen metron kelimelerinin birleşimidir. Üçgen ölçümleriyle meşgul olan trigonometri, geometrinin ilk gelişen dallarından biridir. Bilinen üçgen, yâni düzlem üçgendeki bağıntıları inceleyen trigonometriye düzlem trigonometri, küre yüzeyi üzerine çizilen üçgenlerdeki bağıntıları inceleyen trigonometriye kürevî trigonometri denir.
Trigonometrinin başlangıcı Mısır ve Mezopotamya’ya dayanmaktadır. Matematiğin doğrudan doğruya astronomiden çıkmış bir kolu olan Trigonometri‘nin bazı ögeleri, daha Babilliler ve Eski Mısırlılar döneminde biliniyor, Sümerli astronomlar ilk kez bir çemberi 360 eşit parçaya bölerek açı ölçümünü yaptılar. Dâirenin 360 dereceye bölümü bu zamandan kalmadır. Astronomideki gelişmelere paralel olarak kürevî trigonometri de gelişmiştir. M.Ö. 4. yüzyılda Hinduların trigonometriyi astronomide kullandıkları bilinmektedir.
Eski Yunanlar Menelaos’un küresel geometrisi aracılığıyla, bir daire içine çizilebilen dörtgenden yola çıkarak daire yaylarının kirişlerinin değerlerini veren çizgiler oluşturuyorlardı. Daha sonra Araplar, yay kirişlerinin yerine sinüsleri koyup; tanjant, kotanjant, sekant, kosekant kavramlarını geliştirdiler
İskenderiyeli Claudius Ptolemy, Almagest adlı eserinde (M.Ö. 150) trigonometrik oranlara yer vermiştir. Araplar trigonometride önemli gelişmeler kaydetmişlerdir. El-Battanî (850-929) kürevî üçgende kosinüs teorisini ortaya koymuştur. Ebü’l-Vefâ (940-998) kürevî üçgende sinüs teoremini bulmuş,
trigonometrik cetvel hazırlamıştır. Nasîreddin-i Tûsî (1201-1247) ilk defâ düzlem ve kürevî trigonometriyi, astronomiden ayırarak matematiğin bir bölümü olarak ele alıp, bu konuda ilk eseri veren matematikçi olmuştur.
Batıda Nasîrüddin Tûsî’den büyük ölçüde yararlanan Regiomontanus’un üçgen üstüne adlı eseriyle gerçek trigonometri doğmuş oldu. François Viète ve Simon Stevin, hesaplarda ondalık sayılardan yararlandılar. John Napier logaritmayı işe kattı. Isaac Newton ve öğrencileri trigonometri işlevlerinin ve logaritmalarının hesabına tam serileri uyguladılar. Daha sonra da Leonhard Euler, birim olarak trigonometrik cetvelin yarıçapını alarak, modern trigonometrinin temellerini attı
Önceleri topoğrafya, denizcilik ve astronomide kullanılan trigonometry, 17. asırdan îtibâren büyük gelişme göstermiştir. Trigonometrik fonksiyonlar, ters trigonometrik fonksiyonlar incelenmiş, kompleks sayılarla ilgili araştırmalar yapılmış, elektrik devreleri ve ses dalgalarının analizinde kullanılmış,
Trigonometrik seriler ve daha ileri konulara geçilmiştir.