Falı kim buldu

İnsanoğlu, gelecekte olacakları, olayların süreç ve nihayetini bilme isteme merakından vazgeçemedikleri için, gelecekten haber verme yetisi olduğuna veya geleceği öğrenme yöntemlerini bildiği varsayılan kahin, falcı gibi kişiler ve çeşitli yöntemler tarihin her döneminde ilgi çekmiştir.

Rüya yorumlamaktan, ayna, su dolu tas, hayvanların yürek, ciğer ve kemikleri, kuş ve yırtıcı hayvanların davranışı, çakıl taşı, hububat, kum, fasulyeye vb. metalara bakarak gelecek hakkında bilgi edinilmeye çalışılmış, yıldız falcılığı demek olan müneccimlik ve astroloji, göksel olaylarla insan kaderinin ilişkisini kurarak burç kavramını doğurmuştur.

Osmanlı’da son zamana kadar resmi müneccimlik kurumu tesis edilmiştir. Cülus, savaş ilanı, ordunun hareketi, sadrazamlara mühür verilmesi, denize gemi indirilmesi, düğünler gibi tarihsel anlamda anlamlı olaylar için müneccimbaşının en uygun zaman anlamında ‘eşref saatini’ bildirmesi adettendi.

Eskiden Kur’an-ı Kerim, Sadi’nin ‘Gülistan ve Bostan’ adlı eserleri, Firdevsi’nin Şehname’si, Mevlana’nın Mesnevi’si gibi kitaplar, rastgele bir sayfa açarak yorumlanmak suretiyle kullanılırdı.

Fal, İslam inancına göre yasak olmakla birlikte, “fala inanma, falsız da kalma” deyişiyle geniş bir fal kültürü oluşturulmuş, hatta Kur’an-ı Kerim sonuna fal kitapları eklenmiştir. Bu konuda Falname adı verilen bir tür çıkartılmıştır. Muhiddin Arabi ile Cafer Sadık gibi İslam alimlerine atfedilmiş falnameler vardır.

Bilinen en eski fal kitabı, Çin kültürünün temel eserlerinden sayılan İ-Ching (yi jing), “Değişimler Kitabı”dır. Kitaptaki, insan ve doğayı tek bir kozmoloji sistemi içinde birleştiren 64 simgesel heksagramın doğru yorumlanması durumunda günlük yaşamda geçerli sonuçlar çıkabileceği savunulur. Yahudi ‘Kabala’ ve İslam Hurufi geleneğine koşut bu sistemin İÖ 12. yüzyılda oluşturulduğuna inanılmaktadır.

Türkçe’de Orhun alfabesiyle yazılmış ırk bitig adında (ırk=fal), is 930 yılına ait bir kitap bulunmaktadır.
13 aralık 1925’te tekke ve türbelerin kapatılmasıyla ilgili kanun çıkarıldığında fal da yasaklanmıştır. Bugün ise kahve, iskambil falı gibi oyun-fal karışımı herkesin bakabildiği fallar yaygındır..

Gelincik falı, papatya falı gibi doğaya yakın bir yaşamın ürünü olan, daha çocuksu görünen fallar yok olurken, tarot gibi yeni tanınan fallara rağbet artmaktadır. Pencereden bakıp ‘ilk geçen erkek olursa işim olacak’ gibi niyet tutarak her fırsatta fal bakma olanağı vardır. Uğur inancı gibi, fal da günlük yaşamın bir parçası olarak bazen bilinç düzeyine çıkmadan varlığını sürdürmektedir. Yıldız falı süreli yayınların vazgeçilmez köşelerinden olduğu gibi, özel burç ve dergi kitapları da dünyanın her yerinde yayınlanmaktadır.

Burada sayışmaca benzeri karar vermede masum yardımcı teknikler olarak görülen yaygın örneklerle yetinilecektir.

Paylaşın Bilgi Çoğalsın