Tekerlemeler, ses oyunları ve çağrışımlarla birbirine bağlanan, genellikle birbirini tutmaz düşüncelerin sıralanmasına dayanan kalıplaşmış söz dizisidir. Beklenmedik söz oyunlarıyla şaşırtıcı ve eğlendirici bir etki yaratan tekerlemeler, masal tekerlemeleri, oyun tekerlemeleri, tören tekerlemeleri ve bağımsız tekerlemeler olarak sınıflandırılabilir.
Masal tekerlemeleri, masalın başında, ortasında. sonunda ya da uygun başka bölümlerinde söylenen uzun ya da kısa kalıplaşmış sözlerdir. Masalın başında söylenen “Evvel zaman içinde…”. “Bir varmış bir yokmuş…” gibi tekerlemeler, masalın eğlendirmek ve ders vermek için uydurulduğunu, eskiden olmuş bitmiş şeyler olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtme gibi bir işlev taşır. Masalın sonunu bağlayan “Onlar ermiş muradına…” gibi tekerlemeler, bütün masalların herkesin gönlüne göre mutlu bir sona erdiğini belirtme ve herkese aynı mutluluğu dileme amacına yöneliktir. Masalın ortasında yer alan “Sözü uzatmayalım…” gibi tekerlemeler ise anlatımı hızlandırmaya ve uzun zaman aralıklarını kapatmaya yarar.
Genellikle çocukların kendi yaratımları ya da uyarlamaları olan oyun tekerlemeleri, ebe çıkarma, oyuncuların rolünü belirleme gibi durumlarda söylenir. Bazı oyun tekerlemelerinin işlevi de bilinmeyen bir şeyi bir tür fal yoluyla bulmaktır. Ayrıca oyunu renklendirme, oyuncuların el, ayak ve beden hareketlerini düzenleme, oyuncuları heyecanlandırma, coşturma ya da kızdırma amacıyla söylenen oyun tekerlemeleri vardır. Belli bir ezgiyle el, kol ve çeşitli beden hareketlerinin katılımıyla söylenen başlı başına oyun tekerlemeleri, bebekleri eğlendirme, oyalama ve eğitme amacına yöneliktir. Oyun tekerlemelerinin bir türü de yergi amacıyla söylenenlerdir (örn. sakatlıklar, huy ve görünüş kusurları üzerine söylenen sözler, oyunda mızıkçılık edenlere yönelik taşlamalar).
Tören tekerlemeleri geleneksel ve folklorik olaylarla bağlantılıdır. Anadolu’da yağmur yağdırmak için düzenlenen törenlerde çocuklarla gençler çömçe gelin adını verdikleri bir kuklayı gezdirerek yiyecek toplarken tekerleme söylerler. Orta Anadolu’da “Çiğdem Pilavı” adlı bahar bayramında çocuklar tekerlemeler eşliğinde evden eve dolaşır. Hristiyanlar’ın Paskalya yortusuna rastlayan günlerde de bazı bölgelerde çocuklar ateş üzerinden atlayarak tekerleme söylerler.
Kendi başlarına birer söz sanatı niteliğini taşıyan bağımsız tekerlemelere genellikle güldürü ögesinin ağır bastığı âşık şiirlerinde rastlanır. Karagöz ve orta oyununda kullanılan kalıplaşmış söz oyunları da aynı nitelikte yaratımlardır. Tekerleme söylemede ustalaşmış kimseler büyük bir hünerle aktardıkları geleneksel tekerlemeleri kendi yaratımlarıyla zenginleştirip geliştirirler.