Tedaviyi kim buldu

Tedavi, hastalıkla mücadele ya da hastalığın ortaya çıkardığı rahatsızlık ve sonuçların giderilmesi amacıyla uygulanan iyileştirici ve destekleyici işlemlerin ortak adıdır. Tedavide kullanılan çeşitli yöntemlerin başında ilaç tedavisi, cerrahi girişim, ışın tedavisi, mekanik gereçler ve psikiyatrik tedavi gelir. Çağdaş hekimlikte tedavi kavramları ve teknikleri farmakoloji, immünoloji, koruyucu hekimlik, psikoterapi ve radyoterapi gibi uzmanlık dallarıyla iç içe geçmiştir.

Tedavinin sınırları oldukça geniş bir alanı ve farklı yöntemleri kapsar. Bunların arasında cerrahi girişimle hastalıklı dokuların çıkarılması ya da düzeltilmesi, serum, aşılar ve antitoksinlerin kullanıldığı biyolojik tedavi, enfeksiyon hastalıkları ve kanserle mücadelede kimyasal maddelerin kullanıldığı kemoterapi, yüksek frekanslı elektrikli aygıtların kullanıldığı diatermik tedavi, hastalıklı dokuların yok edilmesi için X ışınları ve radyoaktif izotopların kullanıldığı radyoterapi ve hormonların kullanıldığı hormon tedavisi sayılabilir. Öbür tedavi yöntemlerinde altın, ısı, yüksek frekanslı ses dalgaları (ultrason), normal ya da yüksek basınçlı oksijen, kızılötesi ve morötesi ışınlar, hipnoz, su banyoları (hidroterapi), pıhtılaşmayı önleyici ilaçlar, vitaminler ve deniz suyu (talasoterapi) kullanılır. Müzikle tedavi, fizik tedavi ve uğraşı tedavisi de tedavi türlerindendir.

Eski çağlardan bu yana deneme ve yanılma yoluyla bitkiler, hayvanlar ve minerallerin tedavi edici değeri olduğu anlaşılmış, hastalıkların önüne geçmek ve tedavi etmek amacıyla önlemler ve yöntemler bulunmuştur. Çağdaş tıbbın ilerlemesiyle rastlantısal buluşlar, keskin gözlemler ve dikkatli araştırmalar yararlı sonuçlara yol açmıştır; örneğin dijitalinin kalp hastalıklarında yararlı olduğunu, yüksükotundan yapılan bir karışımı inceleyen bir İngiliz hekim keşfetmiştir. Öte yandan, hacamat gibi pek çok yöntem yaygın olarak denenmiş, sonunda yararsız bulunarak bir kenara itilmiştir.

19. yüzyılda kimya ve fizik alanlarındaki temel buluşların ardından, başta Louis Pasteur, Robert Koch ve Paul Ehrlich’in katkılarıyla modern kemoterapi ve tedavi bilimi ortaya çıktı. Kimyasal maddeler saflaştırıldı, hastalıklara karşı özgün önlemler geliştirildi, hastalıklar tanımlanıp betimlendi, hastalıklarda tanı, tedavi ve korunma amacıyla yeni teknikler bulundu. Bu buluşların bir bölümü beklenmedik biçimde ortaya çıktı. Sir Alexander Fleming 1928’de bakteriyoloji laboratuvarında bakteri kültüründe küf üremesini gözlemleyerek penisilini buldu; yünlüleri boyamak için yeni bir boya bulmaya çahşan Gerhard Domagk 1932’de sülfa-mitlerin öncüllerini keşfetti.

Tedavide en önemli noktalar daha çok sayıda ve daha saf halde ilacın bulunması ve ilaçların özgün etkilerinin aydınlatılmasıdır. Bu alanda önceleri rasgele bir yöntem uygulanırken günümüzde hekim belirli bir rahatsızlık ya da belirtiyi gidermek için en iyi ve en uygun ilacı seçebilir. Teknoloji, ilaçların geliştirilmesi ve insan yapısının daha iyi anlaşılmasının yanı sıra, çağdaş tedavi alanındaki gelişme büyük ölçüde koruyucu hekimlik, temizlik, sağlık eğitimi, ameliyat teknikleri, hasta ve yaralıların taşınması ve buna benzer başka etkenlerin öneminin kavranmasına bağlıdır.

Paylaşın Bilgi Çoğalsın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir