Dinamo günlük hayatta her yerde vardır; otomobillerde, bisiklet vb… Dinamolar hidroelektrik santrallerinde kullanılır, su türbinlerine bağlıdır ve su türbine çarpınca haraket enerjisi oluşur. Hareket enerjisi de dinamo yardımıyla elektrik enerjisine dönüştürülür. Gece bisikletle giderken farınızı yakmak için dinamoyu tekerleğe bağlarsınız ve böylece dinamo, lambanın flamanını akkor hale getiren elektriği üretir. Dinamo, hareket enerjisini içindeki mıknatıs ve bobin sayesinde elektrik enerjisine dönüştüren bir araçtır.
Michael Faraday
Dinamoyu bulan kişi “Michael Faraday“, Elektromanyetik kuramları keşfetti, bir buhar makinesi ile bakır bir plakayı bir mıknatısın yarattığı manyetik alan içinde döndürerek elektrik üretti.
Dinamonun temel çalışma prensibi manyetik akı değişimiyle oluşur. Manyetik akıyı kısa bir örnekle özetleyecek olursak; kare şeklinde tepsi benzeri bir tel levha düşünün, eğer ben bu tel levhayı manyetik alan içerisinde tel levhanın kenarı gelecek bir biçimde döndürürsem birim alan düşen manyetik alan azalacaktır dolayısıyla bu farklılık sonucu alternatif akım yani evde kullandığımız elektrik oluşur. İşte bu dönme hareketi içinde suyun hareketine vs. gibi etkenlere ihtiyaç varıdır.
Zenobe Gramme
1869’da Belçikalı elektrik mühendisi Zenobe Gramme‘nin bulduğu dinamo, birçok kullanım alanında pil ve akümülatörün yerini almıştır; bu tarih, elektriğin egemenlik başlangıcını vurgular.
Çalışma Mantığı
Teknik açıdan dinamo, doğru akım üretme yeteneğinde bir makinedir ve elektromagnetik indükleme olayına dayanır. Bir mıknatısın magnetik alanı içinde dönen iletken bir tel sarımı, akımın yatağını oluşturur. İki kutuplu olağan dinamolarda, magnetik alanı «indükleme bobini» (indükleç) adı verilen bir elektromıknatıs doğurur. Magnetik alan içinde dönen devreye, «indüklenen devre» (indüvi) denir.
Bütün elektromıknatıslar gibi, indükleç de, indüklenen devre çevresinde magnetik alan doğurması için elektrik akımı gerektirir. O halde dinamoya yardımcı bir elektrik kaynağı bağlamak zorunludur. Bununla birlikte, indüklenen devre içine indükleç ustaca yerleştirilirse, bu yardımcı kaynaktan vazgeçilebilir.
İndükleç hareketlidir ve «stator» adını alır. İndüklenen devre hareketlidir, buna da «rotor» denir. Rotor, bir motorla (sözgelimi benzin motoru) döndürülür. O halde dinamo, aldığı mekanik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştürmektedir. İndüklenen devreyi oluşturan devre uçları birbirinden yalıtılmış ve dönme eksenine bağlı iki yarım halkadır; öte yandan, bu yarım halkalara iki hareketsiz fırça sürtünür; bunlar dış devreye, yani akım kullanım devresine bağlıdır.
Daha karmaşık dinamolar, sözgelimi indükleci (stator) dört, altı, sekiz ya da daha çok kutuplu olanlar vardır. İndüklenen devresinde (rotor) de o sayıda halka parçası ve onlara sürtünen o kadar fırça bulunur. Bu dinamolar büyük bir güç sağlar.
Dinamolar, özellikle otomobillerde çok kullanılır ve bütün aksesuarı (far, buji, marş motoru) ateşlemek ya da çalıştırmak için gerekli akımı sağlar.
yazınızı bir rapor içinde kaynakça gösterebilir miyim acaba?
Elbette gösterebilirsiniz